Hamza Çayir & Müslüminal Paylaşımlar
  77] MÜRSELÂT SÛRESİ
 
MÜRSELÂT SÛRESİ



EÛZUBİLLÂHİMİNEŞŞEYTÂNİRRACÎM BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM


1 – Andolsun birbiri ardınca gönderilenlere,

2 – Büküp devirenlere,

3 – Yaydıkça yayanlara,

4 – Seçip ayıranlara,

5 – Bir öğüt bırakanlara,

6 – Gerek özür için olsun, gerek uyarı için,

7 – Herhalde size vaad olunan kesinlikle olacaktır.

8 – Hani o yıldızlar silindiği zaman,

9 – Gök yarıldığı zaman,

10 – Dağlar savrulduğu zaman,



11 – Elçiler, tayin edilen vakitlerine erdirildikleri zaman,

12 – Bunlar hangi güne ertelendiler?

13 – Hüküm gününe..

14 – Bildin mi, nedir o hüküm günü?

15 – O gün yalanlayanların vay haline!

16 – Biz, öncekileri helak etmedik mi?

17 – Sonra geridekileri de onlara katarız.

18 – Biz suçlulara böyle yaparız.

19 – O gün yalanlayanların vah haline!

20 – Biz sizi âdi bir sudan yaratmadık mı?



21 – Onu sağlam bir yerde oturttuk.

22 – Belli bir süreye kadar.

23 – Demek ki biçimlendirmişiz. Ne güzel biçimlendireniz biz.

24 – O gün yalanlayanların vay haline!

25 – Yeryüzünü bir tokat (toplanma yeri) yapmadık mı?

26 – Gerek diriler, gerekse ölüler için.

27 – Orada yüksek yüksek dağlar oturtup da size bir tatlı su sunmadık mı?

28 – O gün yalanlayanların vay haline!

29 – (Kıyameti yalanlayanlara şöyle denir): “Haydin gidin o yalanladığınız şeye doğru.”

30 – “Haydi gidin o üç çatallı gölgeye (cehenneme).”



31 – O, ne gölgelendirir, ne alevden korur.

32 – O, saray gibi kıvılcımlar atar.

33 – Sanki o kıvılcımlar, sarı sarı (erkek deve sürüleridir).

34 – O gün yalanlayanların vay haline!

35 – Bugün, konuşamıyacakları gündür.

36 – Kendilerine izin de verilmez ki, özür beyan etsinler.

37 – O gün yalanlayanların vay haline!

38 – Bu, işte o hüküm günüdür. Sizi ve öncekileri bir araya topladık.

39 – Bir hileniz varsa beni atlatın.

40 – O gün yalanlayanların vay haline!

41 – Kuşkusuz takva sahipleri gölgeler altında ve pınar başlarındadır.

42 – Canlarının çektiğinden türlü meyveler arasındadırlar.

43 – (Onlara): “Yaptıklarınıza karşılık afiyetle yiyin, için” (denir).

44 – İşte biz güzel amel işleyenleri böyle mükafatlandırırız.

45 – O gün yalanlayanların vay haline!

46 – Yiyin, zevklenin biraz, çünkü siz suçlularsınız.

47 – O gün yalanlayanların vay haline!

48 – Onlara: “Rüku edin” denildiği zaman etmezler.

49 – Vay haline o gün yalanlayanların!

50 – Artık bundan (Kur’an’dan) sonra hangi söze inanacaklar?


,

SADAKALLÂHULAZÎM



 
 
  Bugün 4 ziyaretçi (19 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol